VSDC YouTube’da 100.000 Aboneye Ulaşmasını Kutluyor

Geçen hafta 100 bin aboneye ulaştığımız için YouTube'dan gümüş plaket ödülünü aldık.

Plaket, YouTube ekibinden bir teşvik mektubuyla birlikte son derece zarif bir kara kutu içinde geldi. Doğrusu bizim için heyecan verici bir andı ve kanalımızdaki yorumlara bakılırsa bunu paylaşacak en içten, en anlayışlı kitleye sahip olduğumuzu söyleyebiliriz.

İlk büyük dönüm noktasına ulaşan içerik üreticiler olarak, bu yolculuk sırasında öğrendiğimiz derslerden bazılarını paylaşmaya karar verdik.

Bunları aşağıda okuyabilirsiniz.

Ders 1. İlk seferinde her şeyi doğru yapmak zorunda değilsiniz

Büyüme yolculuğumuz hiç kolay olmamıştı. Video pazarlamasında sıfır deneyime sahip küçük bir ekip için bu bir dik öğrenme eğrisiydi. Örneğin VSDC’nin kanalı neredeyse 8 yaşında olmasına rağmen büyümesi üzerindeki en büyük etki son 3 yıllık dönemde gerçekleşti. O dönemde 23 bin aboneden 100 bin aboneye yükseldik.

23 bin aboneye ulaşmadan önce önümüzde uzun bir deneme yanılma süreci vardı.

Kanala yüklediğimiz ilk videolara baktığınız zaman, YouTube videolarına olan yaklaşımımızı birkaç kez önemli ölçüde değiştirdiğimizi fark edeceksiniz. Örneğin ilk birkaç yıl boyunca genellikle tanıtım veya anlatım içermeyen kısa, teknik videolar aracılığıyla kullanıcılara belirli özellik ve ayarlar hakkında eğitim verebilmek için kanala videolar yükledik. Kanal bir pazarlama aracı değil, Yardım merkezimizin bir uzantısıydı. Bugün kanalı hem mevcut VSDC kullanıcılarına eğitim vermek hem de belirli bir çözüm veya rehberlik arayan yeni içerik üreticilerine yardımcı olmak için kullanıyoruz.

Tek özellik merkezli eğitimleri değiştirdiğimiz için doğal olarak iş akışımız da değişti. Aşağıda yeni bir video yayınlamak istediğimizde uyguladığımız üç adımı bulabilirsiniz:

  • Araştırma – arama sorgularına, trendlere ve yorumlara bakıp arama yapıyoruz
  • Üretim – bir video kaydedip seslendirme yapıyoruzOptimizasyon – kopyayı, küçük resmi, bitiş ekranını ve diğer öğeleri oluşturuyoruz

    Kolay başarı yoktur. Sürekli olarak yeni hipotezleri test eder, kitlenizden geri bildirim ister ve analytics araçlarını kullanırsanız, kaçınılmaz olarak çabalarınızın karşılığını almaya başlarsınız. Ancak bu yoldaki sayısız iniş ve çıkışlara hazır olmalısınız. Bu da bizi bir sonraki dersin konusuna getiriyor.

    Ders 2. Kanal büyütme süreci bir lunapark hız trenine benzer

    Bir kanalın başarısında çok fazla faktör rol oynar. En büyükleri genellikle kontrolünüz dışında olanlardır: Arama eğilimleri, algoritmalar ve küresel olaylar.

    Örneğin pandeminin başlangıcında görüntüleme ve aboneliklerde büyük bir artış gördük.

    vsdc statistic

    Bunun elbette bir açıklaması var: İnsanlar evde kaldı, YouTube’da daha fazla zaman geçirdi ve birçoğu hobilerine geri döndü – video düzenleme bunlardan biriydi.

    2021 yılında (birçok ülkenin evde kalma zorunluluğunu kaldırmaya başladığı yıl) YouTube kanalımız için aynı miktarda çaba sarf etmemize rağmen istatiksel olarak daha az başarıyla geçen bir tabloyla karşılaştık. Abone artışında düşüşler görmek üzücüydü, ancak bu bizim kontrolümüz dışında olan bir şeydi.

    Bir içerik üretici olarak kanalınızın performansındaki anormallikleri tespit etmeyi öğrenmeniz ve bunların eylemlerinizin sonucu mu yoksa dış etkenlerden biri mi olduğunu anlamalısınız.

    Bununla birlikte kontrol edebileceğiniz faktörlere odaklanmak da çok önemlidir. İşte bunlardan bazıları:

    • Tutarlılık – bir yayın programı belirleyin ve buna bağlı kalın
    • Video yapısıBrian Dean tarafından açıklanan “PPP formülü”nü kullanın
    • Etkileşim – sorular sorun, harekete geçirici mesajlar kullanın ve her zaman yorumlara yanıt verin

    Bu faktörlerin her biri genel kanal performansınızı etkileyen farklı metriklere etki eder. Örneğin tutarlılığın YouTube için iyi bir SEO sinyali olduğuna inanılmaktadır. Net ve uyumlu bir video yapısı, kitleyi elde tutma oranını artırmaya yardımcı olur. Etkileşim, hedef kitlenizle ilişkiler kurmanıza ve yeni içerik fikirleri keşfetmenize yardımcı olur.

    YouTube analytics çok sayıda cevabı içinde barındıran kullanışlı bir araçtır

    Her içerik üretici YouTube’un ayrıntılı performans raporlarına erişim sağladığını bilir. Bununla birlikte bazı içerik üreticiler, toplam görüntüleme ve abone sayısı gibi özel metriklere odaklanma eğilimindedir.

    Doğrusunu söylemek gerekirse insanlar birkaç saniye sonra videolarınızı izlemeyi bırakırsa ve yorumlar bölümü boşsa, çok sayıda görüntüleme ve abonenin pek fazla bir değeri yoktur.

    Bu nedenle aşağıdakiler gibi diğer metriklere bakmak önemlidir:

    • Gösterim tıklama oranı (TO) – küçük resminizi ve kopyanızı hızlı bir şekilde değerlendirmenize yardımcı olur
    • Ortalama görüntüleme yüzdesi – videonuzun izleyicinin dikkatini ne kadar süre tutabileceğini gösterir
    • Kazanılan aboneler – hangi videoların aboneleri kanalınıza yönlendirdiğini tanımlar

    Aşağıdaki ekran görüntüsünde iki videonun neredeyse aynı sayıda gösterim ve görüntülemeye sahip olduğuna dikkat edin. Ancak gösterim tıklama oranına ve her videonun kazandığı abone sayısına bakarsanız, ikinci videonun oldukça düşük bir performans sergilediğini görürsünüz.

    youtube statistic

    Kanalınızın ve her videonun performansını anlamak, trendleri (hem olumlu hem de olumsuz) tespit etmenize ve içerik oluşturma stratejinizi optimize etmenize yardımcı olur.

    Örneğin son üç yılda en iyi performans gösteren beş videomuz şunlardır:

    Bu videolar sadece çok sayıda yeni abone getirmekle kalmaz, aynı zamanda kitleyi elde tutma oranları da oldukça yüksektir. Elbette sizin için başarı metrikleri farklı olabilir.

    Şimdi esas soru şu; bir sonraki dönüm noktası ne zaman?

    Artık 100.000 aboneye ulaştığımıza göre bir sonraki dönüm noktasına geçebiliriz. YouTube kanalları için bir analiz platformu olan SocialBlade, kanalımızın 2027’de 200.000 aboneye ulaşacağını tahmin ediyor. Bu süreci birlikte hızlandırmaya ne dersiniz?